Saxifragaceae (Taşkırangiller) familyasına ait olan Bergenia, kış ortancası, zemheri çiçeği, filin kulakları, şağır, badan (Rusya’da) isimleri ile de bilinir. 10 türe sahiptir. Bergenia crassifolia Sibirya ve Rusya’daki Altay dağlarından güneyde Çin’e kadar yaklaşık 5000 fit yüksekliğindeki kayalık uçurumlarda yetişir, koloniler oluşturur. Anavatanı Orta ve Doğu Asya’dır.
İnanılmaz dayanıklı ve canlılığı ile dikkat çeken kış ortancaları, yığın oluşturan, yaprak dökmeyen, çok yıllık bir bitkidir. Özellikle soğuk bölgelerde kış aylarında bronzlaşan, kalın, kösele gibi sert, kaşık şeklindeki yaprakları 35 cm uzunluğa ve 30 cm genişliğe kadar büyür.
Süs bitkisi olarak zemini kapatmak amacıyla, kaya bahçelerinde, yürüyüş yolunda kenar boyunca dikildiğinde oldukça etkilidir. Kesme çiçek olarak da kullanılır.
Yaprak ve köklerindeki özelliklerinden dolayı Rusya, Moğolistan ve Çin’de popüler bir ilaçtır. Bitki tifo ve akciğer ateşi gibi rahatsızlıkların tedavisinde; mide ve bağırsak bozuklukları; ishal ve akciğer iltihabında kullanılır.Genellikle doğadan hasat edilir ve tıbbi kullanım için kendi doğal yayılış alanı dışında bazı bölgelerde yetiştirilir. Yaprakları çay olarak içilir.
GELİŞİMİ: -35 dereceye kadar dayanıklı olan Kış ortancası ( Bergenia crassifolia) yukarı doğru dallanmaz. Yapraklar kök-rizom kısmından gelişir. Kökten kısa dalsı rizomlarla çoğalarak yavaşça çevreye yayılarak koloniler oluşturabilir. Rizomlar toprak dışına çıkmışsa üzerini toprakla kapatın.
ÇİÇEKLENME : Kış ortancaları kışın ortasından ilkbaharın ortasına kadar çiçek açar. Dallı gövdeler üzerinde, dik kümeler halinde mor-pembe renkli çiçekler, dalgalı, dikdörtgen ile yuvarlatılmış yapraklardan oluşan rozetin üstünde yükselir. Soğuğa dayanıklı olduğu için karlar altında bile çiçek açar.
KIŞ ORTANCASI’nın İSTEK VE BAKIMI
IŞIK: En iyi güneşte veya kısmi gölgede yetişir. Ancak ortam nemli olmalıdır. Sıcak ve kuru koşulları sevmez. Tam güneşli alanlarda dikkat edilmesi gereken korunaklı bir konumdur. Yaprağını döken ağaç altlarına dikildiğinde yazın sıcağından etkilenmez. Kasım ayından ilkbahara kadar iyi güneş alabilmelidir.
TOPRAK İSTEĞİ: İyi drene edilmiş, humus açısından zengin toprakta yetiştirilir. Ancak zayıf toprağı da tolere edebilir. Ağır killi topraklarda da iyi gelişir.
SULAMA: Genelde yıl boyunca hiç sulamak gerekmez. Susuzluğa dayanıklıdır. Yazın fazla sıcak ve susuzluk yapraklarına zarar verir ama ölmez. Az da olsa sulandığında ve yağışlı mevsimlerde tekrar canlanır.
GÜBRELEME: Az besleyici toprakta bile yaşayabilir. Besinleri bünyesinde depolayıp idareli kullanır. Yılda bir defa yaz sonunda ya da ilkbahar başında dibi önce çapalanmalı daha sonra yaprak çürüntüleri ve koyun gübresi karışımı ile gübrelenmelidir.
HASTALIK: Sümüklüböcek, salyangoz, asma kurdu ve tırtıllar tarafından yaprakları yenebilir. Bu durumda ilaçlama yapmak gerekir. Önemli bir hastalığı yoktur.
ÇOĞALTMA: Tohumdan ve kökleri ayırarak çoğaltabiliriz. Ancak kökleri ayırma yöntemi çok daha kolaydır. Bir parça kök keserek kum ve toprak karışımına yatay olarak dikilir. Üzerini toprakla örtülür. Toprak yüzeyi kurudukça sulanması gerekiyor. 2-3 ay içinde sürgünler kendini gösterir.